Çağdaş Sözlük

Sai ~ ساعی

Kamus-ul'Alam - Sai ~ ساعی maddesi. Sayfa: 83 - Sira: 3

Kamusul Alam, Şemseddin Sami; Kamusul Alamde Sai maddesi. osmanlıcada Sai ne demek, Sai anlamı manası, Sai osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Sai hakkında bilgi. Arapça Sai ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Sai anlamı

Kamusul Alamde - ساعی Sai maddesi. Şemseddin Sami, Kamusul Alam Ansiklopedisi

Sai ~ ساعی güncel sözlüklerde anlamı:

SAi ::: Çalışan. * Devletçe posta idaresinin kurulmasından evvel mektup ve emanet götürüp getiren kimseler. * Bir yere vâli olan. * Cemaat başı. * Yan yan giden. * Hızlı yürüyen. * Koğuculuk yapan.

"); sâî ::: (a. s. sa'y'den. c. : sâûn) : 1) çalışan. 2) hızlı yürüyen. 3) haberci; haber götüren; koğuculuk eden. sâi-bi-l-fesâd : ortalığı birbirine katan fesatçı.

Sai ::: Dört çeşit zekât malından ikisine yâni zekât hayvanları ile topraktan elde edilen mallara (Emvâl-i zâhire) denir. Bunların zekâtlarını sâî toplar. Hükûmet, bu toplanan malları (ve âşir) denilen me'murların yolcu tüccarlardan aldıkları zekâtı beyt-ül-mâl denilen devlet hazînesinde saklayıp, yedi sınıftan herbirine sarf eder. (İbn-i Âbidîn)

sâî ::: çalışan , kovalayan

sai ::: çalışan , devletçe posta idaresinin kurulmasından evvel mektup ve emanet götürüp getiren kimseler , bir yere vali olan , cemaat başı , yan yan giden , hızlı yürüyen , koğuculuk yapan

sâ’î ::: ‬çalışan

sâ’î ::: gayret eden

sâî ::: (a. s. sa'y'den. c. : sâûn) 1) çalışan. 2) hızlı yürüyen. 3) haberci; haber götüren; koğuculuk eden. sâi-bi-l-fesâd : ortalığı birbirine katan fesatçı.

SAİ :::

Çalışan. * Devletçe posta idaresinin kurulmasından evvel mektup ve emanet götürüp getiren kimseler. * Bir yere vâli olan. * Cemaat başı. * Yan yan giden. * Hızlı yürüyen. * Koğuculuk yapan